‘Organ bağışında sınıfta kaldık’

İstanbul Organ Nakli Derneği Başkanı Prof. Dr. Murat Tuncer, Türkiye’de organ bağışının hâlâ beklenen düzeye çıkamadığını belirterek, “Organ bağışında sınıfta kaldık” dedi. Organ nakilleriyle ilgili yanlış bilgilerin bağış yapılmamasında etkili olduğunu anlatan Prof. Dr. Tuncer, “Sağlık Bakanlığı verilerine göre geçtiğimiz yıl 10 bin civarında diyaliz hastası hayatını kaybetti. Bu günde 26 hastanın organ nakli olmadığı için yaşamını yitirdiği anlamına geliyor” dedi.

TOPLUMDA organ bağış bilincini geliştirmek, ulusal ve uluslararası düzeyde bilimsel eğitim ve çalışmalara katkıda bulunmak amacıyla kurulan İstanbul Organ Nakli Derneği dün bir tanıtım toplantısı düzenledi. Moderatörlüğünü gazeteci Ayşe Arman’ın yaptığı tanıtım toplantısında konuşan İstanbul Organ Nakli Derneği Başkanı Prof. Dr. Murat Tuncer, kadavradan nakil oranın yalnızca yüzde 20 olduğunu söyledi.

GÜNDE 26 HASTA ÖLÜYOR

Türkiye’de organ bağışının Avrupa ve dünyanın çok gerisinde olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Tuncer, toplumsal eğitim çalışması yapılmadığı sürece, kulaktan dolma yanlış bilgiler nedeniyle bağış oranlarının yükselemeyeceğini belirtti. Prof. Dr. Tuncer şunları söyledi: “Türkiye’de 70 bin civarında diyaliz hastası var. Böbrek nakli bekleme listesinde ise 22 bin hasta var. Yani yaklaşık 50 bin hasta ya sistemin adaletine inanmıyor ya da organ bulunacağından umutsuz. Sağlık Bakanlığı verilerine göre geçtiğimiz yıl 10 bin civarında diyaliz hastası hayatını kaybetti. Bu günde 26 hastanın organ nakli olmadığı için yaşamını yitirdiği anlamına geliyor. Biz savaşta değiliz. Bu ölümlerin önüne geçebilmek için atılması gereken en büyük adım organ nakli konusundaki bilgi kirliliğini önlemek.”

YANLIŞ BİLGİLER ETKİLİ

Organ nakilleriyle ilgili yanlış bilgilerin bağış yapılmamasında etkili olduğunu anlatan Prof. Dr. Tuncer, “Organı için insanların kaçırıldığı bunlardan biri. Bununla ilgili dünyada bir tane bile polis raporu yok. Nakil ameliyatı için 40’a yakın kişi çalışır. Bunun için sistemler, ilaçlar lazım. Kadavra nakillerinde ‘torpil’ de yok. Organ nakli sistemi tamamiyle adaletli. Halkımız sistemin adaletinden emin olsun. Sağlık Bakanlığı’nın bilgi sisteminden (havuz), sıralı isimler organ nakil merkezlerine gelir. Biz o isimlere göre nakil yaparız” dedi. Hâlâ ‘Organımı verirsem yarım insan olurum, kısa yaşarım’ diye düşünenler bulunduğunu anlatan Prof. Dr. Tuncer, “ABD’de böbrek bağışında bulunan ikizlerle bir araştırma yapıldı. Böbreğini bağışlayan ile ikizinin yaşam süresine bakıldı. Tek böbrekli olan bağışçının daha uzun yaşadığı görüldü. Çünkü bunlar 6 ayda, yılda bir hastanelere gidip kontrollerini yaptırıyor” dedi.
Organ nakli olanların bağışıklık sistemini baskılamasının kanser riskini artırdığı yönündeki inanışın da yanlış olduğunu anlatan Prof. Dr. Tuncer, “Nakil olan 4 bin hastanın 10 yıl boyunca takip edildiği bir araştırmaya göre, yeni nesil bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaçları kullananların kanser olma riski toplumdan daha fazla değil” dedi.

‘DAMADIMA BÖBREĞİMİ SEVE SEVE VERDİM’

DAMADI Selim Altuğ Karabay’a böbreğini veren 70 yaşındaki Nursel Eriş de toplantıda deneyimlerini paylaştı. Damadına böbreğini vermek konusunda hiçbir tereddüt yaşamadığını belirten Eriş, psikolojik bir hazırlık yapmadan hastaneye gittiğini ve operasyonu geçirdiğini söyledi. Dünürünün diyaliz hastası olduğunu, damadının da diyalize girmesine hiçbir zaman gönlünün razı gelmediğini söyleyen Eriş, “Damadıma seve seve böbreğimi verdim” dedi. Eriş, organ bağışı konusunda herkesi bilinçli olmaya davet etti. Selim Altuğ Karabay da “Aslında ‘Bir gün benim de başıma gelebilir’ diye düşünmek lazım. Hayat kurtarmak çok özel” dedi. Karabay, kendisinin şanslı hastalardan olduğunu ve kayınvalidesine minnettar olduğunu dile getirdi. Toplantıda ayrıca gazeteci Didem Seymen Balcı, diyalizle başlayan ve böbrek nakli ile sonlanan serüvenini, organ bekleme sürecini ve ameliyat sürecinin psikolojik etkilerini anlattı.

#VESİLEOL KAMPANYASI

İSTANBUL Organ Nakli Derneği, kadavradan organ bağışına dikkat çekmek için sosyal medyada ‘#vesileol’ kampanyası da başlattı. Dernek ayrıca çapraz nakil konusunda dünyanın çeşitli coğrafyalarında görev yapan tıp mensuplarıyla deneyimlerini paylaşmak için toplantılar düzenleyecek. Bu toplantılardan ilki 29-30 Ağustos 2019 tarihlerinde Mısır’dan 12 kişilik organ nakli cerrah ve nefrolog grubunun İstanbul’a gelmesiyle gerçekleşecek. Prof. Dr. Murat Tuncer, ABD’de sadece Yale Üniversitesi’nde yapılan çoklu çapraz nakil operasyonlarının ülkemizdeki hekimler tarafından da başarıyla gerçekleştirildiğini belirterek “Ülkemizin organ naklinde uluslararası bir merkez olmasını hedefliyoruz” dedi.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*


Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.